Kahramanmaraş Depreminin Hukuki Sürecinde Kamu Görevlileri Neden Sanık Değil?
Türkiye'de 6 Şubat depremleri sonucunda meydana gelen yıkım ve can kayıplarının ardından başlatılan soruşturmalarda, kamu görevlileri hakkında henüz etkin bir soruşturma yapılmamış olması eleştiriliyor. Adıyaman ve Kahramanmaraş'ta gerçekleşen bazı simgesel davalarda, kamu görevlilerinin sorumluluklarına dikkat çekilmesine rağmen, bu yönde somut adımlar atılmadı.
6 Şubat depremleri sonrasında Türkiye genelinde başlatılan soruşturmalar kapsamında, imara aykırı yapılan veya yıkılan binalarla ilgili sorumlulukları olan 2 bin 622 şüpheli hakkında soruşturma başlatıldı. Bu soruşturmalar sonucunda 259 kişi tutuklanırken, 946 kişi adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Şimdiye kadar 190 iddianame hazırlandı ve bunlardan 154'ü kabul edilerek dava sürecine geçildi. Bu davalarda toplam 461 sanık yargılanmakta olup, 36 iddianame ise hala değerlendirme aşamasında.
Kamu Görevlileri Hakkında Soruşturma Eksikliği
Depremde yıkılan binaların yapım ve denetiminde sorumluluğu bulunan kamu görevlileri hakkında, 11 ay geçmesine rağmen etkili bir soruşturma yürütülmediği belirtiliyor. Adıyaman ve Kahramanmaraş Baro Başkanları, kamu görevlileri hakkında ilerlemeyen soruşturmalara dikkat çekiyor. Adıyaman Baro Başkanı Bilal Doğan, kamu görevlilerine yönelik açılmış bir soruşturma veya dava olmadığını belirtirken, Kahramanmaraş Baro Başkanı Muhammed Burak Gül, kamu görevlilerinin ihmalinin daha ciddi sonuçlar doğurabileceğini vurguluyor.
Simge Davalar ve Kamu Görevlilerinin Sorumluluğu
Adıyaman'daki Grand İsias Otel ve Kahramanmaraş'taki Ezgi Apartmanı gibi örneklerde, kamu görevlilerinin denetim görevini eksik yaptıkları iddia ediliyor. Ancak İçişleri Bakanlığı tarafından bu kişilerle ilgili soruşturma izni verilmediği için herhangi bir dava açılmadı. Özellikle İsias Otel'in zemin etüt raporunun olmaması ve Ezgi Apartmanı'nda yapılan tadilatlar sırasında yapılan ihlaller, kamu görevlilerinin tali kusurları olarak değerlendirildi.
Kahramanmaraş'taki Ebrar Sitesi ve Sait Bey Apartmanı ile ilgili soruşturmalarda da benzer durumlar gözlemlendi. Ebrar Sitesi'nde belediyenin dönemsel yetkililerinin sorumluluğu tartışma konusu olurken, Sait Bey Apartmanı'nda yapılan ruhsatsız inşaatlar ve belediyenin sonradan verdiği ruhsatlar eleştirildi. Bu davalarda da kamu görevlileri hakkında somut bir adım atılmadı.
İçişleri Bakanlığı'nın Tutumu
İçişleri Bakanlığı, bu konularda soruşturma izinleri konusunda net bir yanıt vermekten kaçınıyor. Bu durum, kamuoyunda adaletin tam anlamıyla sağlanamadığı ve kamu görevlilerinin sorumluluklarından kaçtığı yönünde eleştirilere neden oluyor.
Bu soruşturmaların ilerleyişi, Türkiye'nin deprem gerçeği ile yüzleşmesi ve kamu görevlilerinin bu tür felaketlerdeki rollerinin net bir şekilde ortaya konması açısından büyük önem taşımaktadır.
