Türkiye'de Eğitimde Gericilik Endişesi: Tarikat ve Cemaat Etkisi Altında Eğitim

Son dönemde Türkiye'nin eğitim alanında yaşanan gelişmeler, gericilik kaygılarını artırıyor. AKP iktidarının politikaları, özellikle tarikat ve cemaatlerin eğitim üzerindeki etkisini güçlendiriyor. Karma eğitim tartışmaları ve okullara imamların atanması gibi uygulamalar, bu durumun somut örnekleri olarak öne çıkıyor. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in tarikat ve cemaatleri 'STK'lar' olarak savunması, iktidarın bu yapılara olan desteğini gözler önüne seriyor.

Eğitimde Artan Tarikat ve Cemaat Etkisi

Son günlerde Ordu Fen Lisesi'nde yaşanan bir olay, bu endişeleri pekiştirdi. BirGün gazetesinin haberine göre, okul müdürü Turgay Türkmen'in talimatıyla cemaate ait kitapların öğrencilere dağıtıldığı iddia edildi. Bu olay üzerine, Eğitim Sen üyeleri ve çeşitli siyasi partilerin temsilcileri, laik ve demokratik eğitim talebiyle Ceren Özdemir Meydanı'nda bir araya geldi. Yapılan açıklamada, okullarda artan tarikat ve cemaat etkisinin AKP iktidarının bir sonucu olduğu vurgulandı.

İstanbul Barosu da Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin hakkında suç duyurusunda bulundu. Baro, Bakan Tekin'in laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti ilkesine aykırı faaliyetlerde bulunduğunu iddia etti. Bursa'da ise "Bursa ÇEDES’e Karşı Güç Birliği" platformu, ÇEDES’in uygulanmasının önüne geçmek ve halkı bu projeye karşı bilinçlendirmek amacıyla kuruldu.

Laiklik Mücadelesi Devam Ediyor

Üniversite düzeyinde de benzer sorunlar yaşanıyor. Kadir Has Üniversitesi'nde yaşanan bir olay, üniversite öğrencilerinin laiklik mücadelesine katılımını gösteriyor. Öğrenciler, okullarında gerici yapıları istemiyor ve eğitim alanında laikliğin korunması için mücadele ediyor. Bu durum, Türkiye'nin eğitim alanında karşılaştığı zorlukları ve toplumun bu konudaki hassasiyetini ortaya koyuyor. Eğitimin laik ve demokratik ilkeler üzerine kurulu olması gerektiği vurgusu, sivil toplum ve öğrenciler tarafından sürekli dile getirilmekte.